ŞARAP BİLE OLDU.

2010 Mayısta diktiğim üzüm omcalarımdan bu yıl az miktarda ilk ürünü alarak şarabını bile yaptım :) Gerçi tabi bu kadar genç üzümlerden kaliteli veya kendi özelliklerini yansıtan bir şarap yapılması mümkün olmasa da, deneme amaçlı olarak az miktardayapmak istedim.

  Gerçi ikinci fotoğrafda biraz hile var. Bu şişedeki benim yapımım olmasına rağmen bahsettiğim üzümlerden yapılan şarap değil, 2009 yılında ilk kez yaptığım şaraplardan kalan son bir iki şişeden biri. Geçen bir eşini arkadaşlarla içtiğimiz bu şarap gerçekten muhteşem bir olgunluğa erişmiş. Şaraplar için yapılan tanımlamalarda : burunda orman meyveleri, ağızda şu meyveler veya bu tatlar şeklinde anlatımlar olur(Duymuşsunuzdur) Urla'da yetişen Cabernet Sauvingon üzümünden yaptığım bu şarapta bariz olarak: Vişne ve baharat kokularıyla (özellikle Tarçın) ağızda Çikolata aromasıyla baharat tatlarını alabilmiştim. Kendim yaptım diye demiyorum inanın :)
    Bahsi geçen kasadaki kendi yetiştirdiğim üzümlerin şarabının şişelenmesine ve denenmesine daha çok var tabi ki. Şu an pet şişelerde fermentasyona devam ediyorlar. Üzümün küçücük fidesinin toprağa dikilmesinden , fidelerin budanmasına, direklerinin dikilmesi,tellerin gerilmesi, dalların sürekli bağlanarak terbiye sisteminin oluşturulması ,daha sonra diğer yaz başında patlayan sürgünleri olgunlaşan ve kızaran salkımları izlemek zor, sabır istiyor ancak çok zevkli. Asmalar daha çok genç olduğundan salkım oluşmasını engellemek ve azaltmak için yaz başında salkımların büyük bölümünü seyrelttim. Buna rağmen arsaya gidemediğim zamanlar güçlü asmalarda seyrek olarak bıraktığım asmalardan 10 kg ın üzerinde bir üzüm topladım. Bir kısmını sofralık olarak tükettiğimiz bu üzümlerin sona kalan bir kısmınıda bahsettiğim şekilde şarap yaparak denemek istedim. Bir senede şarabın olgunlaşması için sabır gösterdiğim takdirde; Fidesinin dikiminden, şarabının üretimine kadar tüm aşamaları kendi elimden çıkan bir ürün ortaya koymanın mutluluğuna ulaşabilirim.